Göğün göbeği Asya Şamanizm’indeki sembolik bir kavramın adıdır.
“Göğün kalbi”, “göğün merkezi” gibi çeşitli adlaraltında çeşitli mitolojilerde de rastlanan bu sembolik kavrama Asya’da özellikle Altay, Yakut, Uygur, Başkurt, Kırgız, Kalmuk, Çukçi, Moğol, Buryat, Samoyet, Koryak, Tibet, Avrupa’da Fin, Lapon, Estonya, Amerika’da Maya ve Afrika’da Dogon ve Bambara tradisyonlarında rastlanır.
Asya Şamanizm’ine, özellikle Altay, Yakut ve Uygur Türkleri’nin geleneksel kültürlerine göre, insanların yaşadığı Yer, ölülerin göçtüğü “yeraltı” (öte-âlem) ve spiritüel anlamdaki Kutsal Gök’ten (Semavi Alem) oluşan üç ortam ya da alem merkezlerinden geçen bir eksenle birbirlerine bağlanırlar ki, bu eksenin cismani alemdeki ucu Yer’in göbeği, Kutsal Gök denilen spiritüel alemdeki ucu ise Göğün göbeği olarak adlandırılır. Göğün göbeği spiritüel bir niteliğe sahip olmakla birlikte, bir yıldız olarak kabul edilir. Bu, Yakutlar’da Demir-Kazık yıldızı, Uygurlar’da ise Altın-Kazık (Altun-Kazuk) yıldızı olarak adlandırılır.
Türk mitolojisinde, Orta Asya Şamanizm’inde Tanrı elçisi, “Göğün Direği ve Göbeği” sayılan bu yıldıza tünemiş bir kartalla simgelenir. “Göğün göbeği”ndeki direğe tünemiş kartal kimi zaman ‘çift başlı’ tasvir edilir. (Buradaki çift başlılığın anlamı 360 derecelik bir alanı görmesi, yani gözünden hiçbir şeyin kaçmaması ve aynı zamanda her iki alemi algılayabilmesi olarak açıklanır.) Asya şaman davullarındaki resimlerde, kimi zaman bu yıldız, karşılıklı olarak çizilmiş üç çift yayın ortasında tasvir edilir ki, yay ve özellikle iki yay Sirius çiftyıldızının en bilinen sembollerinden biridir. (Örneğin, Çin, Asur-Babil, Antik Mısır ve Antik İran tradisyonlarında Sirius “yay-ok yıldızı” olarak adlandırılmıştır.) Usta bir şamanın uçuş denilen transı sırasında “Göğün göbeği”ne ulaşabilmesi için tüm gök katları’nı aşması gerekmektedir.