Japon Tanrıçalar

  Karakter, Tanrıça

Japon mitolojisinin temel kaynağı olan Kojiki’de yer alan beş önemli kadın figürünün karakteristik özelliklerini genel hatlarıyla aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür: 

(1) İzanami: İzanagi ve İzanami, dünya üzerindeki yaşamı başlatma gibi önemli bir görev üstlenerek yeryüzüne iner ve dünya üzerindeki ilk çifti meydana getirir. Bu evlilikte daha çok İzanami’nin öne çıktığı görülür. İzanami, bir yandan çeşitli zorluklar karşısında kocası İzanagi’ye destek olurken; diğer yandan da Japon adalarını ve dünya yaşamı için gerekli Kamileri dünyaya getirir. Hatta bu yüzden hayatını kaybeder. Bu bakımdan İzanami’nin “ideal eş”, “üretkenlik”, “doğurganlık”, “bereket”, “annelik” gibi nitelikleri sembolize ettiği söylenebilir. İzanami’nin öldükten sonra acımasız bir yaratığa dönüşme metaforunu ise, eski Japon toplumunda yaygın olan Ölüler Dünyası’nın karanlık imajı ile ilişkilendirmek doğru olacaktır. 

(2) Amaterasu: Üst Dünya’yı yöneten Kami olan Amaterasu, günümüzde Şinto inanışı içerisinde Japon halkının koruyucu Kamisi ve Japon halkının doğal önderi olarak kabul edilmektedir (Saijō, 2012:164). Gerek Japon mitolojisinde, gerekse Şinto inanışında böylesine yüksek bir konumun bir kadın Kamiye verilmiş olması dikkat çekicidir. Amaterasu’nun her şeyden önce Japon halkının koruyucusu olarak “güç”, “otorite”, “cesaret”, “savaşçılık”, “kararlılık”, “beceriklilik” ve “dirayet” gibi vasıfları üzerinde topladığı görülmektedir. Diğer yandan Amaterasu’nun, bir kadın ve abla olarak “zerafet”, “sevgi”, “merhamet”, “sükûnet”, “ürkeklik” gibi niteliklere de sahip olduğu görülmektedir. Mitolojik akış içinde Amaterasu’nun her ne kadar açık bir şekilde çocuk sahibi olduğu betimlenmese de; Güneş Kamisi olmasından dolayı Japon mitolojisinde “bereket” ve “yaşam” kavramlarını sembolize ettiği de söylenebilir. 

(3) Ame-no-uzume: Sadece “neşe” kavramıyla özdeşleştirilmesi ve farklı vasıfları üzerinde barındırmaması nedeniyle yalın bir karakter olarak dikkat çekmektedir. Japon mitolojisinde “neşe” kavramıyla özdeşleştirilen en önemli varlığın dişi bir figür oluşu, eski Japon toplumunda kadınların erkekler için bir neşe kaynağı olarak kabul edilmesi şeklinde de yorumlanabilir. 

(4) Ōgetsuhime: Ōgetsuhime, kadının en önemli vasıfları arasında bulunan “doğurganlık” ve “üretkenlik” gibi vasıfları, Japon mitolojisinde en belirgin şekilde temsil eden karakterlerin başında gelmektedir. Bedeninden beş temel tahıl ve ipek böceği yaratan Ōgetsuhime’nin Japon mitolojisi içinde “bereket”, “doğurganlık” ve “üretkenlik” sembollerini en iyi şekilde yansıtan karakterlerden biri olduğu söylenebilir. 

(5) Suseribime: Japon mitolojisi içinde önemli bir rol üstlenmesine rağmen mütevazı bir karakter olan Suseribime, her şeyden önce iyi bir eş olma özelliğiyle öne çıkmaktadır. Suseribime, büyük bir sevgiyle bağlandığı kocası Susano-o’yu, babasıyla ters düşme pahasına korumaya çalışır. Suseribime’nin bu özelliğiyle, Japon mitolojisindeki karakterler içinde belki de en gerçekçi “ideal eş” örneğini oluşturduğu söylenebilir.

Yorum yaz