Kral Midas

  Efsane

Çeşitli şekillerde anlatılan bu hikayenin orjinali, Yunanlılar tarafından bugün Ege Denizi’nin Türkiye kıyılarında yer alan Sart Çayı’nda neden altın bulunduğunu açıklamak için kullanılırdı. Yaptığı bir iyilik karşılığında Dionysos, Kral Midas’a bir dilek dileme hakki tanır. Kral bir an bile düşünmeden dokunduğu her şeyin altına dönüşmesini ister.

Kral Midas bir süreliğine muhteşem bir hayat sürer: Bu yeni gücünü özgürce, doyasıya kullanır; at arabalarını, hayvanları ve bahçelerini işe yaramaz -fakat değerli altın yumrularına çevirir. Ancak bu keyif çok uzun
sürmeyecektir: Midas çok geçmeden dokunduğu her yiyecek ve içeceğin bu parlak metale dönüşmesinin yaratacağı sorunların farkına varır. Yeni numarasını gösterebilmek için kızının elinden tuttuğunda ise işler iyice korkunç bir hale bürünür: Kız, altına dönüşür. Neyse ki Dionysos, perişan Midas’ın pişmanlığına kulak verir ve yeni yeteneğinden Sart Çayı’nın sularıyla arınmasına müsaade eder; bundan sonra kızı dahil olmak üzere sahip olduğu her şey eski haline döner.

“Midas Dokunuşu” genelde başarılı iş adamlarına iltifat etmek için kullanılan bir deyimdir. Bu deyim, kısa vadede edinilen iyi kazanca işaret etmek için kullanılmaya başlanmış ve Midas’ın neredeyse açlıktan öldüğü, kızını geçici olarak yitirdiği ve bu gücü dilediğine pişman olduğu unutulup gitmiştir.

Yorum yaz