Orfe ve Eurydike

  Mit

Bu trajik aşk hikayesini en güzel şekilde Ovidius, bir şiir derlemesi olan ve kelebeklerden defne ağacına kadar her şeyin kaynağını anlatan çeşit çeşit mitler içeren Metamorfozlarrıda anlatır.

Orfe ve Eurydike birbirlerine çok âşıktırlar, ancak evlendikten kısa bir süre sonra Eurydike bir yılan ısırması sonucunda ölür. Orfe kederden mahvolur ve onu hayata lirinin büyüleyici tınısından başka hiçbir şeyin bağlayamayacağım hisseder. Orfe cesurca Hades’e (ya da Romalılar’ın dediği gibi ‘Aides’e) gider ve Plüton ile Proserpina’ya, eşini ölümlüler diyarına geri göndermeleri için baş döndürücü müziğiyle yalvarır. Müziği o kadar güzeldir ki bütün yeraltı dünyası bir anlığına duruverir.

Proserpina, öylesine etkilenirler ki Orfe’yi reddedemez; ancak bir şartı vardır: Orfe, eşini ölümlüler dünyasına kadar ona bir kere bile bakmadan götürecektir ve ancak yeryüzüne ulaştıklarında bakabilecektir. Bir araya gelen çift, Orfe önde, topallayan Eurydike arkada, dar ve karanlık yokuşu çıkmaya koyulur.

Hades in girişine yaklaştıkça karanlık azalır ve Orfe, Eurydike nin eşiği atladığından emin olmak için arkasına bakar. Döner dönmez bakmakta acele ettiğini anlar ve Eurydike cılız bir ’hoşçakal’ diyerek yeraltına düşer.

Orfe ona dokunmak için üç kere elini uzatır, ancak üçünde de Eurydike nin az önce durduğu yerde koca bir hiçlik hisseder.

Orfe, eşini iki kere kaybetmiştir ve yeraltı dünyasına tekrar girmesine izin yoktur. Elinde onu hayata bağlayacak hiçbir şey kalmayan Orfe, kaderini beklemek için liriyle dolanır durur ve birgün karşısına Maenadlar adında bir grup dişi ruh çıkar. Ruhlar Orfe yi lime lime parçalayıp Olimpos Dağı’nın dibinde ona bir mabet yaparlar. Günümüzde bile bu bölgedeki bülbüllerin şarkısının dünyadaki en güzel seslerden olduğu iddia edilir.

Yorum yaz